Mevsim geçişleri mide hastalıklarını tetikliyor, şikayetler artıyor

Ülser, reflü ve gastrit vakaları tırmanışta

Doç. Dr. Laika Karabulut

Peptik ülser, gastrit ve gastroözofageal reflü gibi mide hastalıkları, özellikle ilkbahar ve sonbahar gibi geçiş mevsimlerinde artış gösteriyor. Medicana International İstanbul Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Laika Karabulut, bu dönemde beslenme ve ilaç kullanımına özen göstermek gerektiğine dikkat çekti.

1-Peptik ülser

Onikiparmak bağırsağı yerleşimli peptik ülser, yüksek asit salgılanması, konak faktörü ve daha sonraları keşfedilen Helikobakter Pilori isimli bakterinin varlığıyla ortaya çıkan bir hastalıktır. Peptik ülser, özellikle onikiparmak bağırsağının bulbus adı verilen ilk bölümünde ve nadiren de midede oluşur. Genellikle üst karın duvarı ve/veya göbek sağ tarafında hissedilen, sırta vuran ağrıyla tanı konur. Nadiren kanama ve delinmeyle de ortaya çıkabilir.

20’nci yüzyılın başlarında ülser üzerine yapılan çalışmalarda, bu hastaların özellikle ilkbahar ve sonbaharda tıbbi destek için müracaat ettiği görülmüştür. Baharın getirdiği duygusal değişimlerle serotonin ve adrenalin seviyelerindeki değişimlerin, mide hastalıklarını etkilediği öne sürülmektedir.

2-Gastrit ve duodenit

Gastrit, mide mukozasına iltihabi hücrelerin göçüyle oluşur.  Duodenit ise onikiparmak bağırsağının ilk kısmına göçen iltihabi hücrelerin meydana getirdiği bir sorundur. Gastrit, çoğunlukla Helikobakter Pilori tarafında oluşmakla beraber, asit salgısı veya ilaçlara bağlı olarak da ortaya çıkabilir.

Gastrit ve duodenitte, göbek üstü ile karnın orta bölgesinde huzursuzluk, şişkinlik ve ağrılar görülür. Bu problemler de, aynı peptik ülser gibi bahar aylarında daha çok hissedilir.  Gastroduodenit olarak isimlendirilen hastalıkta da mide ve onikiparmak bağırsağının mukoza adı verilen örtüsünde iltihap hücreleri bahar döneminde artar. Burada duygu durumu rol oynar.

3-Gastroözofageal reflü

Gastroözofageal reflü, yemek borusuyla mide arasında yer alan ve mide kapakçığı olarak ifade edilen yerde gelişen gevşeme veya fonksiyon yitimi sonucu, mide asidinin yemek borusuna geri kaçmasıdır. Özefagusun (yemek borusu) alt uç mukozasında hasara, bu da yanma hissine neden olur.

Mide koruyucu olarak satılan ilaçlarla, asit salınımı baskılanmaktadır. Bu tip ilaçların kullanımı reflü yakınmasına bağlı yanmaları düzeltse de, sürekli kullanılması kalsiyum, demir, vitamin ve B12 gibi bazı maddelerin emilimini azalttığı için mutlaka hekim tarafından takibi yapılmalıdır. Reflü yakınmaları da mevsim dönüşlerinde, gıdalar ve duygusal değişikliklere bağlı olarak artış gösterebilir.

Çikolata, kahve ve susam gibi reflüye neden olan gıdaları daha dikkatli tüketmeli ve akşamları geç yemek yeme alışkanlığından kaçınılmalı.

4-Ülseratif kolit ve Crohn hastalığı

İnflamatuar bağırsak hastalığı başlığı alında toplanan ülseratif kolit ve Crohn hastalığı, kalın ile ince bağırsağın kalın bağırsağa bağlandığı yerde görülür. Karın ağrısı, kanlı ve kansız ishalle, kansızlı şikayetlerine yol açar. Ortaya çıkış sebebi bilinmeyen bu iki hastalıkta, bağışıklık sisteminde kaynaklanan bir tepkinin rol aldığı kabul edilir.

Ülseratif kolit ve Crohn hastalığı da bahar mevsimlerinde alevlenme gösterir. Bu nedenle inflamatuvar bağırsak hastalığı teşhisi konmuş hastaların sürekli aldıkları ilaçları bahar aylarında daha özenli kullanmaları önemlidir.

 

 




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir