Çocukların bozulan yeme alışkanlıklarını düzeltecek 9 öneri

Anne ve babalar çocuklarına rol model olmalı

Okulların açılmasıyla birlikte sağlıklı uyku ve beslenme gibi yaşam alışkanlıklarını tekrar edindirme süreci başladı. Bu alışkanlıkların çocukların hem sağlıklı yaşamaları hem de okul başarısında önemli etkileri var.

Kısıtlamalar döneminde, çocuklar okula gidemedikleri için fazla hareket edemediler. Üstelik evden çıkamadıkları için de çocukların birçoğu can sıkıntısından yemeğe yöneldi.

Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi’nden Uzman Dyt. ve Uzm. Klinik Psikolog Merve Öz; ebeveynler için önerilerde bulundu:

Çocukların çok gelişmiş gözlem ve taklit yetenekleri var. Bu nedenle ebeveynler, bireysel davranışlarına dikkat etmeli. Söylemlerinizle davranışlarınız tutarlı olduğu sürece çocuklarınızda istediğiniz alışkanlıklar gelişecektir.

Güzel bir kahvaltı kan şekerini dengede tutar

Güne kahvaltı ile başlamanın iki yararı var. Yumurta, anne sütünden sonra en kaliteli proteindir. Süt ve peynirin protein oranı yüksek olmakla birlikte kalsiyum kaynaklarıdır. Zeytin bağışıklık sistemini korur ve tok tutar. Ayrıca lif kaynağıdır. Yumurta, peynir ve zeytinli bir kahvaltı sağlık açısından çok yararlıdır. Güzel yapılmış bir kahvaltının ikinci yararı ise tokluk sağlayacağından kan şekerini dengede tutar ve sağlıksız gıdalara yönelme isteğini azaltır. Yapılan çalışmalar güne yumurta ile başlandığında gün içinde alınan kalorinin, yumurta yenilmeyen güne göre daha az olduğunu göstermiştir.

Yiyecekleri sevdirmek için farklı formları deneyin

Ebeveynlerin en sık karşılaştığı sorunlardan biri de bazı yiyeceklerin çocuklar tarafından sevilmediği gerekçesiyle tüketilmemesi. Yumurta sevmeyen ya da kokusundan hoşlanmayan bir çocuğun, yumurtayı sevebilmesi için omlet ya da menemen şeklinde denemesi sağlanabilir. Omleti yiyen bir çocuğun haşlanmış yumurtayı yemesi daha kolay olacaktır. Kefir sevmeyen çocuklar için de ilk başta evde hazırlanmış meyveli kefir denenebilir. Sade kefirin içine meyve püresi eklenerek çocuğun kefir içmesi sağlanabilir. Ayrıca ürünleri hazırlarken çocukları da kendinize yardımcı etmeniz de yarar sağlayacaktır.

Günlük 5 porsiyon sebze meyve tüketmek önemli

Çocuklar, özellikle sebzelere karşı ön yargılıdır.  Bu nedenle sebze denemeye karşı direnç de artar.  Küçük yaşlarda sebze ve meyveleri tanıtmak adına boyama veya hikâye kitapları alabilirsiniz.  Severek tükettikleri gıdaların yanına; çorbaların, omletlerin, sandviçlerin içine sebzeler ekleyebilirsiniz. Sebzeli pizza veya mücver gibi gıdalar hazırlayabilirsiniz. Sebzeleri fırında pişirerek kıtır kıtır bir kıvam almasının sağlanması da çocukların sebzeye olan ilgisini artırabilmektedir, sebzeleri fırında pişirerek tüketimini sağlayabilirsiniz.

3 yemek kaşığı kuralı

Yemek seçen çocuklara aileler, daha özel ve daha karbonhidratlı yemekleri yapıyor. Çünkü brokoli, pırasa, kerevizin aksine pilav, makarna, patates tüm çocuklar tarafından seviliyor. Özellikle sebze yemeyen çocuklara, evde pişen sebzelerden 2-3 kaşık yediği takdirde, onun sevdiği ve yine evde pişen yiyeceği yeme kuralı getirilebilir.

Yiyecekleri ödül ya da ceza olarak sunmayın

Yiyeceklerin ödül ve ceza olarak sunulması sonucunda çocuklarda duygusal yeme problemi riski artıyor. Duygusal yemek yeme; kişinin açlıktan ziyade olaylara yemek yiyerek tepki vermesidir. Kişinin üzgün, stresli olduğu için yani olumlu duyguyu ortaya çıkarmak için yemek yemesidir.  Hâlbuki yemek yeme fizyolojik bir ihtiyaçtır. Ceza ve ödül olarak değerlendirilmemelidir.

Aile üyeleri bir arada yemek yemeli

Araştırmalar aile ile yemek yiyen çocukların daha sağlıklı yemek tercihlerinde bulunduklarını gösteriyor. Bununla birlikte okul başarılarının daha iyi olduğu, zararlı alışkanlık (sigara, alkol, madde kullanımı) geliştirme riskinin daha düşük olduğu da araştırmalarla ortaya konuyor. Çocukların alışverişe ve yemeğe katkı sağlaması,  sorumluluk duygularını geliştirmeye yarar sağlıyor.

Evde sağlıksız gıdalar bulundurmayın

Çocukları zararlı alışkanlıklardan uzak tutmak için öncelikle bu ürünleri mümkün olduğunca evde bulundurmamak gerekiyor. Canınız abur cubur istediğinde; dolabı açıp yemek, markete gidip almaktan çok daha kolaydır. Bu nedenle, çocukların ellerinin altında zararlı gıdalar bulundurulmamalı ve onların iradeleri zorlanmamalı.

Onlarla beraber yürüyüşler ve etkinlikler düzenlemek, televizyon ve bilgisayar gibi aktivitelere ayrılan süreyi sınırlandırmak, çocukların hareketsiz kalmasını önleyecektir. Mümkün olduğunca onları spora yönlendirmek de hem sağlıklı yaşam hem de kilo kontrolleri açısından önemli.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir