Progesteron hormonu desteği ile sağlıklı hamilelik ve doğum

Doğum şansını artırmak için progesteron takviyesi

Gebelik oluşumunda ve sürdürülmesinde önemli bir rol oynayan progesteron hormonu; normalden az salgılandığı durumda gebe kalmakla ilgili sorunlar gelişebilir. Vücutta yeterince progesteron bulunmadığında, rahim duvarı hamileliğe hazırlanacak şekilde kalınlaşamaz. Döllenme gerçekleşse bile, oluşan embriyo rahim duvarına tutunamayacağı için hamilelik gerçekleşemez. İşte bu durumda anne adayının hekim kontrolünde progesteron hormonu takviyesi alması; hamileliğin sağlıklı bir şekilde gelişmesine destek verecektir.

Özellikle daha önceki hamileliklerinde düşük yapan anne adaylarının sağlıklı bir doğum ve hatta lohusalık sürecini destekler.

Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümünden Dr Öğretim Üyesi Şefik Gökçe,  gebelik döneminde en gerekli olan hormonlardan biri olan progesteronun faydalarını anlattı:

Progesteron hormonun görevleri neler?

  • Döl yatağının gebeliğe hazırlanmasına yardımcı olur.
  • Rahim kasların kasılmasına sebep olan oksitosinin duyarlılığını azaltmayı sağlar. Böylece gebelik döneminde düşük yapma ihtimali en aza inmiş olur.
  • Gebeliğin başından sonuna kadar bebek ve anne için koruma sağlar.
  • Düşük yapma riskini en aza indirerek gebeliğin sürekli bir hale gelmesine yardımcı olur.
  • Meme gelişimi ve emzirme için de gereklidir.

Östrojen ve progesteron hormonları, adet döngüsünün ve doğurganlığın devamı için birlikte çalışan iki önemli cinsiyet hormonudur. Progesteron hormonunun düşük olması halinde östrojen daha baskın hale gelebilir. Ve östrojenik belirtilerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Kilo alımı, cinsel istekte azalma, ruh hali değişimleri ve depresyon, adet öncesi sendromu (PMS), düzensiz adet, çok yoğun kanamalar, memelerde hassasiyet ve fibrokistik yapılar, miyomlar, safra kesesi sorunları yaşanabilir.

Korpus luteum yetmezliği

Daha önce düşük yapan kadınların progesteron takviyesi alması; bebek sahibi olma şanslarını artırabilmektedir. Özellikle tekrarlayan düşüklere neden olan rahim ağzı yetmezliğinde ve luteal faz yetmezliğinde olumlu etkilerini var.

Korpus luteum yetmezliği olarak da adlandırılan luteal faz yetmezliğinde, yumurtlamadan sonraki dönemde yumurtalıklarda oluşan ve korpus luteum olarak adlandırılan sarı kistik yapı progesteron salgılar. Gebeliğin ilk 7-10 haftası boyunca plasenta gelişene dek bebeğin beslenmesini ve tutunmasını sağlar. Korpus luteumun fonksiyonlarının yeterli olup olmadığına karar vermek için endometrial biyopsi ile rahmin iç tabakasından bir parça alınarak incelenmektedir.

Bu işlem adet siklusunun 25-27. günleri arasında yapılmaktadır. Ayrıca adet döneminin 14. gününde alınan kan örneğinde progesteron hormonunun düzeyi tespit edilmektedir. Korpus luteumun oluşması beyindeki bezlerden salınan ve gonodotropinler olarak adlandırılan hormonlara bağlıdır. Stres ve psikolojik faktörler bu hormonların salınmasını etkiler. Ayrıca prolaktin olarak adlandırılan ve memelerde süt üretilmesinden sorumlu olan hormonun normalden yüksek düzeylerde olması da korpus luteum oluşumunu olumsuz etkiler.

Korpus luteum yetmezliğinin tedavisinde amaç eksik olan hormonu yeterli düzeye çıkarmaktır. Gebelik oluşmadan desteğe başlamak ve gebeliğin 12. haftasına kadar devam etmek önerilmektedir. Gebelik beklenilen ay adet siklusunun 14. günü  kullanmaya başlanması gerekir. Vajinal, oral veya enjeksiyon yolu ile kullanılmaktadır.

  • Menstrual siklusun son iki haftasında progesteron düzeyi düşük olan
  • Yumurtlama sonrasında vücut ısısında artış izlenemeyen
  • Adet siklusları düzensiz olan anne adayları tedaviden yarar görmektedir.



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir