Kıskançlıkta saplantılı bir durum: Othello Sendromu

Sana güveniyorum ama çevrendekilere asla!

Dr. Mehmet Yavuz

Kıskançlık kimileri için ilişkinin olmazsa olmazı kimiler içinse bir güvensizlik meselesi. Ancak belli ölçülerde kaldığında normal karşılanabilir bir duygudur. Ölçüsü kaçtığında ve saplantılı bir hal aldığında ise artık hastalık olarak değerlendirilir. Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nden Nörolog Mehmet Yavuz, patolojik kıskançlık olarak da bilinen Othello Sendromu hakkında bilgi verdi.

  • Othello Sendromu nedir?

Kişide saplantılı düşüncelere neden olan Othello Sendromu adını, İngilizlerin ünlü tiyatro yazarı William Shakespeare’in 1604 yılında yazdığı Othello adlı oyunundan almıştır. Kıskançlık, son derece doğal bir duygudur. Yapılan araştırmalara göre kıskançlık kimilerine göre derin ve gerçek bir aşkın sembolü, sevginin ölçütü olarak kabul edilirken, bu duygunun tükenmesi ise sevginin ya da aşkın azaldığının bir göstergesidir. Kıskançlık kişinin kendine ve çevresine zarar verecek boyutlara ulaşmış ise bu noktada patolojik kıskançlıktan bahsedilebilir. Othello sendromunu diğer kıskançlıklardan ayıran en önemli özellik şudur; normal kıskançlıkta elinde olan bir şeyi kaybetme korkusu söz konusudur, Othello sendromunda ise bende yoksa onda da olmasın düşüncesi hakimdir. Nereden bakılırsa bakılsın, sağlıklı bir zihniyet ve düşünce yapısı değildir.

  •  Neden ortaya çıkıyor?

Beynin sağ frontal lobunun düzgün çalışmaması nedeniyle bu durumun ortaya çıktığın savunuluyor. Kendini izlemek, duygu ve davranışları kontrol etmek gibi faaliyetler sol yarımkürenin davranışlarını analiz edemez ve kişide saplantılı durumlar ortaya çıkar. Patolojik kıskançlığın ortaya çıkmasındaki bir diğer neden ise karşısındaki kişinin samimiyetini etkileyen güvensizlik ve korkudur.

  •  Kıskançlığın kaynağında neler var?

Kişinin bilinç dışında eşini aldatma isteği var ise bu düşüncesinden kurtulmak için karşısındakini suçlayabilir. Eğer kişi çocukluk döneminde yeteri kadar sevgi görmemişse, ileriki yaşlarda da sevilmeye layık olmadığını düşünür ve beraber olduğu kişinin hayatı üzerinde kontrol kurmaya çalışır. Tedavi edilmez ise daha da ilerleyerek paranoid şizofreniye dönüşebilir. Araştırmalara göre patolojik kıskançlığın bir başka nedeni kişinin cinsel yaşamındaki sorunlardan kaynaklanabilir. Erkeklerde ereksiyonla ilgili güçlükler, kadınlardaki cinsel işlev bozuklukları patolojik kıskançlığın altında yatan nedenler olabiliyor.

  • Risk faktörleri nelerdir?

  1. Alkol ve uyuşturucu
  2. Cinsel işlevin azalması
  3. Bipolar bozukluk
  4. Şizofreni
  5. Beyin tümörü
  6. Bunaklık
  7. Endokrin bozukluklar
  • Belirtileri arasında neler var?

  1. Gerçekliği olmayan senaryolar kurup, bunlara inanma
  2. Birlikte olduğu kişiyi saplantılı derecede kıskanma
  3. Sürekli terk edileceğini düşünmek
  4. Partnerinin sürekli onu aldattığını düşünmesi
  5. Partnerinden ayrılmasını fobi haline getirme
  6. Çok küçük tartışmalara bile büyük tepkiler verme
  7. Hırçınlaşma
  8. Şiddete eğilim
  • İlişkiyi nasıl etkiliyor?

Kıskançlıkta somut olaylar ve gerçeklere dayanmayan duygu bozukluğu vardır, kişi eşinin ya da sevgilisinin onu aldattığına inanır. Sevdiği kişiyi aşırı derecede sahiplenir, en ufak bir şeyden şüpheye kapılır, eşinin yalnız dışarı çıkmasından rahatsızlık duyar, gizli gizli cep telefonu ve bilgisayarını karıştırır. Kimseyle görüşmesine izin vermez. Kıskançlıkta bu sanrılar o kadar kuvvetlidir ki, kişinin gün boyu bütün düşüncelerini meşgul eder. Patolojik seviyelere varan bu kıskançlık, boşanmalara bile neden olabilirken bu sendromun ileri boyutlarında patolojik kıskançlık gösteren kişi eşine zarar veren eylemlerde bulunur. Fiziksel şiddet uygular ve girişimlerin bazıları ölümle sonuçlanabilir.

  • Kadın ve erkekleri farklı mı etkiliyor?

Kadınlar patolojik kıskançlığı içe dönük yaşarken, erkeklerde bu kıskançlığın dışa vurumu ne yazık ki şiddet ve cinayet olarak kendini gösteriyor. Ülkemizde koca terörüne kurban giden kadınların büyük bir kısmının ölüm nedeninin patolojik kıskançlık olduğu muhtemel bir gerçektir. Pek çok vaka ölümle sonuçlanmasa da hem hastanın hem de birlikte olduğu insanın hayatını işkenceye çeviriyor.

  •  Nasıl tedavi ediliyor?

Patolojik kıskançlığın tedavisi mümkün ancak uzun ve çaba gösterilmesi gereken bir süreçtir. Kişinin tek başına çözmesi mümkün değildir. Bir uzman tarafından kıskançlık duygusunun altında yatan duygu ve düşünceler araştırılır. Eğer kişi kendisini hiç sevilmediğine inandırmış ise sevilmeye değer bir insan olduğu anlatılır. Hastanın sadece kendisi değil ailesi ve sosyal çevresi ile olan durumu da değerlendirilir. Boşanma ve intihar patolojik kıskançlığın en acı verici sonuçlarındandır. Gittikçe artış gösteren ve kontrol edilmesi zor bir durum olduğu için hastanın iyileşmesi için mutlaka bir uzmandan yardım alması gerekir.

 




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir