Diyabette sık görülen sinir tahribatı yaşam kalitesini bozuyor

Diyabette sık görülen sinir tahribatına dikkat!

Kan şekerlerini kontrol altında tutmayı başaramayan diyabet hastalarında, nöropati yani sinir hasarı görülebiliyor. Bu yüzden hastalar tedavilerini aksatmamalı,  daha da önemlisi perhizlerine dikkat etmeli.

Prof. Dr. Necdet Karlı

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji A.B.D. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necdet Karlı, konuyla ilgili açıklamalar yaptı:

Diyabet, yaşam kalitesini en fazla etkileyen hastalıklardan biri. Diyabetik nöropati, yani şeker hastalığına bağlı sinir hasarı da en sık görülen komplikasyonlarından. Diyabetin süresine ve kan şekerinin seviyesine göre değişmekle birlikte hastaların yüzde 50 veya daha fazlasında herhangi tipte bir sinir tahribatı ortaya çıkabilir.

Şeker hastalığı; bilek ve dirsek gibi bölgelerde sinir sıkışmalarına, omurilikten çıkan sinir köklerinde ve bu köklerin oluşturduğu pleksus adı verilen sinir yumaklarında tahribata, kafa sinirlerinde etkilenmelere, kol ve bacaklarda bulunan sinirlerde yaygın ve simetrik hasara yol açabilir. Bunların içinde en sık görülenlerinden biri polinöropati (sinir ucu iltihabı) yani kol ve bacaklarımızda bulunan sinirlerin yaygın ve simetrik hasarıdır.

Kan şekeri ne kadar yüksekse, sinir hasarı gelişme riski de o kadar yüksektir. Özellikle kolesterol ve trigliseridi de yüksek olan, sigara ve alkol kullanan, yüksek tansiyon şikayeti bulunan hastalarda bu risk daha fazla.

Hangi şikayetler görülüyor?

Diyabete bağlı polinöropatide ilk belirtiler çok büyük sıklıkla ayak parmak uçlarından başlar. Uyuşma ve hissizlik şikayetleri vardır. Şikayetler zamanla ayak bileklerine, dizlere, el parmaklarına ve dirseklere yayılır. Ayrıca yanma, iğnelenme, elektrik çarpması, üşüme, donma gibi nöropatik ağrı denen durum da eklenir. Baş dönmesi, halsizlik, kabızlık, ani gelişen ishal ve cinsel disfonksiyon gelişebilir.

Diyabette sinir hasarının tanısı klinik ve ENMG (sinir inceleme testi) ile konur. Tüm bu şikayet ve belirtiler hastaların yaşam kalitesini, uykusunu ve ruhsal durumunu ciddi şekilde bozabilir. Ne yazık ki tedavisi yok. Sinir hasarı bir kez geliştikten sonra geri dönüşü de yok hatta sinsice ilerleme devam eder.

Sinir hasarı oluşumunu engelleyen, oluştuktan sonra da ilerleme hızını yavaşlatan veya durdurabilen tek şey, kan şekerinin iyi bir şekilde kontrol altında tutulması. Nöropatik ağrı tedavisindeyse anti-epileptikler, anti-depresanlar şiddetli ve geçmeyen ağrılarda morfin ve benzerleri kullanılabilir.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir